Fibromyalji Sendromu

Fibromyalji Sendromu Nedir?
Vücudumuzun birçok bölgesinde aynı anda görülen Kronik yaygın ağrı (CWP- chronic widespread pain), toplumda ve klinikte yatanlar arasında sıklıkla görülen bir fenomendir. Ağrılar çoğunlukla; basıya duyarlılık, ellerde-yüzde-ayaklarda tutukluk ve şişmeler, yorgunluk ve uyku bozuklukları ve diğer şikayetlerle seyredebilir.
Günlük kullanımda sadece “Fibromyalji” olarak bildiğimiz Fibromyalji sendromu (FMS), kaslar ve tendonların (kirişlerin) tipik bölgelerinde yerleşik, hareket sisteminin kronik ağrıyla karakterize bir semptom (belirtiler,şikayetler) karmaşasıdır.
Uluslararası Çalışma Grubu, International Association of the Study of Pain, kronik ağrı sendromlarının sınıflandırılmasında FMS’unu nedeni bilinmeyen ağrı sendromları arasında saymıştır. Böylece Dünya Sağlık Örgütü (WHO) FMS’na; “Hastalıkların Uluslararası Sınıflandırması (ICD)” listesinde, “Kas-iskelet sistemi ve bağ dokusu hastalıkları” bölümünün bir alt bölümü olan “başka yerde sınıflandırılmamış yumuşak doku diğer bozuklukları” başlığı altında, ancak adını da vererek, “ ICD 10: M M79.70” kodu ile yer vermiştir.

AĞRIDAN BAŞKA HANGİ BELİRTİLER GÖRÜLÜR:
Hastalarımızda gözlemlediğimiz eşlik eden belirtiler sıklık derecelerine göre şunlardır:
Uyku bozuklukları ( hastaların 2/3 ünde)
Yorgunluk/Bitkinlik (hastaların 2/3 ünde)
Konsantrasyon bozukluğu ve dikkat eksikliği gibi kognitif belirtiler
Sabah tutukluğu ,sıklıkla ellerde ancak diğer hareket organlarında da olabilir (hastaların 2/3 ünde)
Paresteziler- ellerde,kollarda bacak ve ayaklarda uyuşma hissi (hastaların yarısında)
Depresyon (hastaların % 30 unda)
Korku ve hezeyanlar (hastaların yarısında)
Başağrısı (hastaların yarısında)
Mide ve barsak yanmaları, diğer belirtiler de olabilir ( hastaların yarısında)
Başağrısı
Yüz bölümünde uyuşma ve ağrı, çene sıkma
Pelvis (Uyluk) bölgesinde ağrılar, idrar yapmada zorluk (ağrılı da olabilir)
Kalp atışlarının hızlanması (zaman zaman)
Solunum zorlukları (zaman zaman)
Kulak çınlaması; bulanık görme, baş dönmesi
Kol ve bacaklarda aşırı üşüme hissi ve/veya terleme

TANI NASIL KONUR?
Fibromyalji sendromu için halen Amerikan Romatoloji Derneğinin (ACR) 2010 da tanımladığı kriterler, bir tanesi dışında kabul görmektedir ve bunu da ACR bizzat kendisi düzeltme yoluna gitmiştir.
Bu kriterlerden en özel olanı: “Tender points” diye tabir ettiğimiz, eklemlerin yakınında tarif edilen ağrı noktalarının basıya aşırı duyarlı olması, artık tanı için mutlak olması gereken bir kriter değildir.

ACR derneği bu nedenle doktorlara önerisini güncelleştirilmiş ve Tender Points dediğimiz noktaların bir tanı kriteri olarak alınmamasını ve hastanın tıbbi geçmişinin yani anemnezin tanı için yeterli olacağını önermiştir. Bundan başka tanının kesinliğini desteklemek adına ağrı ve fibromyalji sendromuna eşlik eden diğer belirtilerin sorgulandığı iki skala (ölçek) vardır: Widespread Pain Index (WPI-Yaygın Ağrı Endeksi) ve Symptom Severity Scale (SSS -Belirti Şiddeti Ölçeği).
ACR kriterlerine göre aşağıdaki koşullar fibromiyalji sendromu tanısı için yerine getirilmelidir. WPI= 7 ve SSS = 5 ya da WPI 3-6 ve SSS = 9
Anamnez (hastanın öyküsü) tanının konmasında birinci derecede önemlidir. Anemnez sorgulanırken; yukarıda saydığımız belirtilerin yanında, rahatsızlıkların günlük yaşam ve aktivitelere (iş hayatı,ev işleri,hobiler, cinsel yaşam v.b.) etkileri sorgulanmalıdır. Bununla beraber aile ve eşi ile ilişkiler gibi psikososyal faktörlere de yer verilmelidir.
Hastalığın teşhisinde kullanılabilinecek herhangi bir laboratuar ya da görüntüleme yöntemi yoktur. Ancak fibromyalji sendromuna benzer romatizmal ya da dahili hastalıklar bilinen (konvensiyonel) yöntemlerle incelenmeli ve böyle bir rahatsızlığın olmadığı ortaya konmalıdır. Herhangi başka bir hastalığın varlığı fibromyalji sendromunun varlığını ortadan kaldırmaz. Diğer bir deyişle, diğerinin yanında bu rahatsızlığımız da olabilir.
Hastalığa eşlik eden diğer bir unsur psikolojik ve /veya psikosomatik rahatsızlıklar olabilir. Bunun tanısı için psikolojik muayene de önerilir. Kesin olan şey, fibromyalji sendromunun psikolojik ve/veya onun tetiklediği bir durum olmadığıdır.

RASTLANMA SIKLIĞI:
Fibromyalji sendromunun rastlanma sıklığı endüstrileşmiş ülkelerde %1-2 dir. Erkek kadın oranı 4-6:1.
Herhangi bilimsel bir kanıt olmamakla birlikte, fibromyalji sendromu olanların çocuklarında görülme şansı artıyor (kişisel tecrübem).
Çok önemli kanıtlar olmasına rağmen, hala kesinleşmemiş bir bilgide büyüme hormonu ile ilgilidir. Büyüme hormonunun bu kişilerde doğru işlev görmediği, bunun yanında yine hipotalamus-hipofiz-böbreküstü bezi ilşikisinde de işlevsel açıdan bazı şeylerin doğru gitmediği gözlemlenmiştir. Ancak kesin bir delil ortaya halen ortaya konamamıştır. Yapılan araştırmalar, hastalığın diğer hormonlarla olan ilişkisini kesin olarak olmadığı yönünde kanıtlamıştır.
Sistemik lupus eritamatosus, romatoid artrit, Sjögren sendromu gibi romatizmal hastalıklar, boreliyoz ve lyme hastalığı gibi enfeksiyonlar fibromyalji sendromu için risk faktörüdürler.

TEDAVİ:
Tedavide amaç ağrıyı yok etmek değildir. Ağrı tedavi ile iyileşmez. Tedavide amaç ; ağrının sinsice yıllar içinde artmasını engellemektir. Benim mottom:
“SİZİ AĞRINIZLA MUTLU ETMELİYİZ!”
Birinci sırada yapılması gereken şey, bu konuda tecrübesi olan bir doktorun eşliğinde (düzenli olarak) hastalığınızı kontrol altında tutmaktır. Doktorun fibromyalji hastalığı konusunda tecrübeli olmasının önemi bilimsel yayınlarda altı özellikle çizilen bir konudur. Bununla birlikte haftanın en az 4 günü,mümkünse hergün en az 20 dakika ritmik jimnastik yapmaktır.
Diğer önemli bir konu da uykudur (kalitesidir). Ağrıya eşlik eden uyku bozukluklarının uzun dönemde sosyal ve günlük hayatta önemli ve hoş olmayan sonuçları ortaya çıkar.Bu sorun (varsa) mutlak çözülmelidir.
Vücudunuzda ortaya çıkan her ağrıyı var olan hastalığa yüklemek doğru değildir. Daha önce bilinmeyen ve birkaç günde gerilemeyen ağrılar için ayırıcı muayene öneririm.
İlaçlar açısından çok fazla seçeneğimiz yoktur. En üstünde durulan şey gece uykusudur ve bununla ilgili vereceğimiz ilaclar çok düşük doz antidepresanlardır. Bunların da sayısı bir elin parmakları kadardır. Bilimsel olarak bir kanıt (bilimsel çalışma) olmamasına rağmen, benim gözlemlediğim ve Pain Detect başlıklı sorgulama ile de ortaya çıkan sonuç, hastalarımın yaklaşık % 30 unda “nöropatik ağrı” durumunun da oluştuğudur. Bu yüzden onlara ilaç tedavisinde antiepileptikler ,çok sıkıştığımızda opioid de verebiliyoruz.

Leave a comment



logo

Dr.Yusuf EMANETOĞLU | Copyright 2018©